Skip to main content
Gezi Yazıları

Paso de Sico

By 15/06/2011Aralık 16th, 201513 Comments

Paso de Sico. San Pedro’da kaldığımız  ev pansiyonda diğer dört müşteri akşam yemeğini hazırlarken yüksek sesle inanılmaz bir macera yaşadıklarını, toprak bir yolda saatlerce yol aldıklarını ve ne kadar yorgun olduklarını anlatıyorlardı. Paolo ve ben hemen merakla bisikletle mi seyahat ettiklerini sorduk. Hayır, jeep ile o gün 250 km yol yapmışlar. Bir haftadır her gün bir kaç yüz km yol yapıyorlarmış akşamları rahat otellerde kalıp restoranlarda yemek yiyorlarmış. Çok ama çok gururlulardı. ‘Heyecan ve macera dolu’ hikayeleri bittiğinde Paolo ile birbirimize bakıp sadece gülümsedik….

Bu dört yolcu bizim son bir haftadır ne gibi bir yolculuk yaptığımızı hayal bile edemeyecekleri için  hikayemizi onlara anlatmadık, dostlarımıza sakladık.

paso de sico

Fırtınada pedal çevirmek…

Bulutlu bir cumartesi sabahı Salta‘dan yola çıktık. Yanımızda 10 gün yetecek kadar yiyecek vardı. Bisikletler bu erzaklarla hayli yüklüydü. Beş hafta önce batıdan doğuya Ant dağlarını aşmıştık bu sefer doğudan batıya geçecektik hem de Paso de Sico‘dan.  Tırmanışın ikinci günü Santa Rosa köy meydanında hem piknik masaları, hem kullanma suyu, hem de korunaklı güzel bir çadır yeri bulduk. Gece geç saatlerde güçlü bir rüzgar çıktı ve fırtınaya döndü. Sabah hazırlanıp yola çıktık. San Antonio çok uzakta değildi ve yolda bir kaç küçük köy olmalıydı. Rüzgarı ‘hafife’ aldık ve pedal çevirmeye başladık.

arjantin bisiklet turu

Otobüs duraklarında ‘soluklanma’ molası

Rüzgar karşı yönden öylesine sert esiyordu ki yol düz olmasına rağmen yaya bir insanla aynı hızda ilerliyorduk. Tüm gücümüzle pedallara yükleniyorduk ama yol üstünde aynı hizada gitmekte zorlanıyorduk. Her 3-4 km bir duvarla çevrili otobüs duraklarında durup soluklandık. İlk kez böyle bir fırtına bu kadar uzun süre bisiklete binmek zorunda kaldık. Deniz seviyesinden 3500 metrede yükseklikteydik ve yavaş yavaş yükseliyorduk, burunlarımız tıkalı olduğu için ağzımızdan nefes alıp veriyorduk ve sonsuz kum ve toz yutmuştuk.

6 saatte sadece 21 km ilerledik. Bacaklarımız titriyordu.

paso de sico

Alto Chorrillo

Alto Chorillo, 4560 metre, rüzgar öylesine güçlüydüki, etrafa bile bakınamadık..

Ertesi gün güçlü rüzgar ile savaşımız devam etti. Tırmanışın dördüncü günü akşama doğru fırtına dindi.

Yükseklik farkına nasıl alıştık? Salta’dan ayrıldıktan sonra ilk gece Chorillos adında 3 ailenin yaşadığı 2100 mtdeki bir köyün tren istasyonunun arka bahçesinde kaldık. Ertesi gün 3100 metredeki Santa Rosa’da geceledik. 3775 metredeki Antonio de Los Cobres’e geldiğimizde biraz baş ağrısından başka çok büyük sorun yaşamadık. Belkide yüksekliğe alışmamızın nedeni bu oldu. Yavaş yavaş pedal çevirmek, yavaş yavaş yükselmek ve bedene alışması için zaman tanımak. Koka yapraklarının desteği.

arjantin şili sınır geçişi

Arjantin- Şili Sınır tabelası

Gece eksi 10 derecede çadırda saatlerce uykuya dalamayıp uyku tulumunun içinde sağdan sola dönmek bile aşırı kalp çarpıntısına neden olurken bu yükseklikte yokuş yukarı pedal çevirmenin ne kadar sancılı bir eylem olduğunu tahmin edebilirsiniz. Damağımıza yerleştirdiğimiz 8-10 tane küçük koka yaprağı bizi nefes darlığından, kalp çarpıntısından, açlıktan ve yorgunluktan biraz olsun uzaklaştırdı. Ama sadece biraz.

Rüzgar dindi, Arjantin- Şili sınırına ulaştık, Paso de Sico geriden kaldıç Arjantin ile vedalaştık ve seyahatimizin başlangıç ülkesi Şili‘ye döndük.

Paso de Sico, Arjantin – Şili Sınır Kapısı

Gerçekten zor bir etaptı:

– Hemen hemen yolculuğun tamamında rüzgar karşıdan esti. Normalde harcadığımız enerjinin 3 mislini harcadık.

– Yol taşlı ve tozluydu. Neyseki çok az araç geçiyordu ve seyrek olarak toz bulutunun içinde kaybolduk.

-Üçüncü gün ekmek ve reçelimiz bittiği için geri kalan günlerde kahvaltıyı polenta (mısır unu lapası) ile yaptık. Hiç keyifli değildi.

-Geceleri çadırın içinde hava sıcaklığı eksi 8 ile eksi 10 arasındaydı. Su şişelerini uyku tulumuna aldık. Çadır dahil geri kalan herşey buzlandığı için sabah saat 10’a kadar yiyecek ve eşyaların buzunun çözmesini bekledik.

– Herşey ama herşey toz içindeydi. İkinci gün buna alıştık.

– Sol pedalım bloke oldu, dönmeyen bir pedal ile 400 km yaptım.

Tüm zorluklara, soğuğa ve yorgunluğa değdi.

İşte rengarenk dağları, tuz havzaları ve gölleri ile MASALLAR ÜLKESİ:

paso de sico

Muhteşem manzara

paso de sico chile

El Laco

0612 pinar e le montagne

El Laco

Tuz Havzası

0612 salar aguas calientes

gerçek olamayacak kadar güzel

0613 cerro miniques

Volkan

panorama

Küçük deve, bu yükseklikte yaşayabilen nadir canlılardan..

hilleberg paso de sico

0613 laguna miscanti

sarı göl

0613 risveglio tenda

yuva

Pınar Pinzuti

Blogger. Aktivist. Filolog ve Pedagog. Bisikletin dünyayı değiştirebileceğine inanıyor. İnandığı şey için ise gece gündüz çalışmayı çok seviyor.

13 Comments

  • Mehmet Ali SAYIN dedi ki:

    İnanılmaz bir rota… harika fotoğraflar… sizi tebrik ediyorum. bu tutkuyu bu kadar güzel bir şekilde paylaştığınız içinde ayrıca teşekkür ediyorum…

  • soner dedi ki:

    4560 metreye yükseğe çıkan alçakgönüllü arkadaşlarım.
    Nutkum tutuldu.

    • bisikletim dedi ki:

      aslinda bir hafta boyunca 4000 mt ve ustundeydik. pedal cevirmeyi birak nefes almak bile zordu. neyse, akilda her zamnki gibi guzel ANlar kaliyor. Inanilmaz bir cografyada iki basimizaydik. cok guzel bir duygu.

  • gurkangencGurka dedi ki:

    Muhteşem bir deneyim.. güzel fotoğraflar .. paylaşam için teşekkürler

    • bisikletim dedi ki:

      Selam Gurkan, tanimadigim bir cografyada pedal ceviriyorum ve hic bir anini unutmak istemiyorum.
      Su an 3700 mt deki Salar de Uyuni /Bolivya’dayiz. Kaldigimiz pansiyonda merdivenlerden cikarken bile kalp carpintisi yasiyorum! Pedal cevirmek gercekten zor.
      Yarin Potosi’ye dogru yola cikiyoruz. 4100 mt lik bir gecit var onumuzde.
      Sili-Bolivya sinirinda kar ve firtinayi geride biraktik.
      Guney Amerika tek kelime ile yorgunluga DEGIYOR!

  • Oguz Tan dedi ki:

    BRAVO SIZLERE.. HARIKASINIZ !! COK GIPTA ETTIM DOGRUSU.

    • bisikletim dedi ki:

      Oğuz merhaba, nerden nereye diyorum. 2011 Güney Amerika turumuz biteli çok oldu, şimdi evdeki bilgisayardan senin fotoğraflarını ve yol hikayelerini takip ediyorum. iyi pedallar!

  • ercan karaman dedi ki:

    harika bir yolculuk, cesaretinize kararlılığınıza ve azminize şapka çıkarmamak elde değil. kolaylıklar dilerim

  • mustafa yigit dedi ki:

    Bu gün Pazar,zamanımda vardı hepsini okuyamasamda yarıdan fazla gezi notlarınızı okudum.Keşke başından beri izleseydim diye hayıflandım.Ne güzel yerler görmüşsünüz.Şahane resimler ve anlatımlarınız var.İyiki varsınız derler ya. Bende bu cümleyi sizler için kullanacağım. İyiki varsınız.Yolunuz açık olsun. Sık sık sayfamda ve çeşitli guruplarda izninizle turunuzu paylaşacağım.Gurur duyuyoruz sizin gibi insanlarla.

    • bisikletim dedi ki:

      Biz de bugun “pazar”i yasiyoruz vebloglarimiz icin fotograflarimizi secip yeni yazilarimizi hazirliyoruz. Yorumunuz icin cok tesekkur ederim.
      Guney Amerika turumuzun sonuna geldik sayilir. Eve donunce Evrim’in turunu takip edecegiz ve bir sonraki seyahatin planlarini yapmaya baslayacagiz.
      Selamlar&Sevgiler

Yorum yaz